Enstitü Sosyal tarafından düzenlenen "İki Nokta Buluşmaları"na insan hakları savunucusu Malcolm X'in kızı çocuk edebiyatı yazarı, akademisyen ve babası gibi aktivist Ilyasah Shabazz konuk oldu. Enstitü Sosyal'in Genel Koordinatörü Dr. İpek Coşkun Armağan moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide Shabazz, Malcolm X'in fikri mirası ve onun kızı olmasının hayatına etkinlerini anlattı.
Malcolm X ve Betty Shabazz'ın üçüncü kızı olarak dünyaya gelen Shabbaz, aile içinde eğitimin çok önemli bir yer tuttuğunu belirterek, "Annemin emin olduğu şeylerden biri evde İslam'ı öğrenmemizdi. Kadınların dünyaya yaptığı katkıları ve insanlığın temelini öğrenmemiz onun için çok önemliydi. Böylelikle 6 kız kardeş olarak hepimiz kim olduğumuza dair gerçek bilgiye sahip bir şekilde büyüdük. Afrika diasporasının bir parçası ve Müslüman olarak kendimizi sevdik." dedi.
"Malcolm X, benim babam olmasaydı, yine bana ilham verirdi"
Ilyasah Shabazz, ailesinin kendisine verdiği eğitimi "en büyük hediye" olarak tanımlayarak, "Biyoloji okudum, tıp doktoru olacaktım. Sonra gençlerin öz sevgiye, kaliteli bir eğitime ve tutkularına bağlı bir şekilde topluma katılmaya layık olduklarını fark ettirmek için çalışmaya başladım." ifadelerini kullandı.
Üniversiteye gitmesiyle birlikte babası hakkında bilgilerinin derinleştiğini söyleyen Shabbaz, birçok kişinin "Malcolm X'in kızı" diyerek peşinden geldiğini anlattı.
İnsanların bu tutumlarından etkilendiğini dile getiren Shabbaz, "Babamın değerleri, ahlakı, prensipleri, fedakarlıkları hakkında daha fazlasını keşfetmeye başladığımda ona karşı o kadar büyük bir saygı duydum ki… Malcolm X, benim babam olmasaydı, yine yaptığım işi yapardım. Çünkü bana ilham verirdi." diye konuştu.
"Babam 21 Şubat'ta 21 kurşun yedi"
Shabbaz, babasının ölümüyle birlikte hayatlarında ciddi bir dönüm noktası yaşadıklarını ve annesinin büyük bir öz saygı ile onları yetiştirdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: "Annemin ve 6 kızının dik ve sağlam durabilmelerini sağlayan şey özgüvendir. Babam hepimiz oldukça küçük yaşlardayken şehit edildi. 21 Şubat'ta 21 kurşun yedi. Annem ikizlere hamileydi. Hepimizin ve annemin gözü önünde vurulmuş olmasına rağmen, annem bizi onun sevgisiyle büyüttü. Hep derdim ki, 'Nasıl oldu da devam edebildi ve bizi bir sevgi balonu içinde büyütebildi?' Biliyorum ki annem acı çekiyordu. Ama kocasının mirasını korumayı, onun ve kendisinin altı kızını yetiştirmeyi seçti. Çünkü 'hayır'ı veya 'yapamam'ı kendisi için bir cevap olarak asla kabul etmedi. Bu Allah'a olan inancı ve öz saygısı sayesindeydi."
Babasının hapisteki sürecinden de bahseden Ilyasah Shabbaz, "Hapse girmek ve kaçtığı her şeyle yüzleşmek zorunda kalmak, adaleti gerçek anlamda anlamak ve Allah'tan başka ilah olmadığını ve tek hakimin o olduğunu anlamak, onu gerçek bir kul yaptı. İnsandan korkmadı, Allah'tan korktu." dedi.
"Her türlü zulmün olduğu pek çok yeri ziyaret etti"
Shabbaz, babasının tutkusunu haksızlığa karşı direnmek olarak tanımlayarak, şöyle devam etti: "Malcolm X'i ne zaman tutkulu bir tavırla görseler, bunun nedeni bombalamalar, linç edilen çocuklar, dövülen kadınlar, insanların üzerine salınan köpeklerdi. Babamın bunlara güçlü bir tepkisi vardı. Bir konuşmasında 'Hamlet'ten alıntı yaparak 'Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu.' demişti. ya sorunun bir parçası olacaksınız ya da çözümün..."
Babasının Filistin meselesiyle ilgili düşüncelerine dair de açıklamalarda bulunan Shabbaz, "Hayattayken Gazze'yi ziyaret etti. Aslında her türlü zulmün olduğu pek çok yeri ziyaret etti." bilgisini verdi.
Ilyasah Shabazz, Zohran Mamdani'nin New York'taki seçim zaferiyle ilgili görüşlerini dile getirerek, "Bence küresel bir bilinçlenme yaşanıyor. O kadar uzun zamandır yanlış bilgilendirme ve yanlış eğitimle ezildik ki. Şimdi gücümüzün gerçeğini ve birliğin gerçeğini keşfediyoruz. Bir Müslüman'ın New York belediye başkanı olacağını kim düşünebilirdi ki." ifadelerini kullandı.
"Biz sadece insanlık ailesinin bir parçası olduğumuzu söylüyoruz"
George Floyd'un ölümü ile başlayan "Black Lives Matter" protestosu ile ilgili de Shabbaz, şu açıklamalarda bulundu: "Siyah insanlar ve ezilen insanlar, kadınlar, Müslümanlar, Yahudiler, her kimse... Biz sadece insanlık ailesinin bir parçası olduğumuzu söylüyoruz ve hepsi bu. Buradaki zorluk şu, organize olmadığımızda, strateji geliştirmediğimizde ve hedeflerimiz olmadığında bunun sağlamasını yapamıyoruz. Shabbaz Center'de nesiller arası liderlik gelişim programını bu amaçla yapıyoruz. Böylece eski neslin ne deneyimlediğini, genç neslin ne deneyimlediğini, erkekler, kadınlar yani herkesi anlayabiliyoruz. Hepimiz dünyanın tüm iyi insanları bir araya gelip birlikte strateji geliştiriyoruz. Yani Black Lives Matter, devam eden tüm adaletsizliklerin bir devamıdır."
Shabbaz, Afrika diasporasının tarihini geri kazanması için eğitilmesi gerektiğini söyleyerek, "Tarihinizi, mirasınızı, kimliğinizi geri kazanmalısınız. O kadar çok tarih var ki. Düşünün ki sınıflarda öğrenciler, tüm çocuklar Benin'deki, Mısır'daki bu imparatorlukları ve medeniyetleri tıpkı Roma ve Yunan tarihi gibi öğrenebilselerdi ne kadar büyük bir fark yaratılmış olurdu." dedi.
Gelecek yıl 19 Mayıs'ta "Malcolm in the Desert: The Spiritual Transformation" adlı kitabının çıkacağını ve kitapta babasının ve kendisinin hac yolculuklarını yazdığını ifade eden Shabbaz, "Hac, sadece Mekke'ye gitmek değildir. Hac, daha iyi bir insan olmak isteyen, 'Ben ne yapmalıyım?' diye soran herkes içindir. Bu kitapta da babamın hac yolculuğu ve kendini duvara çarpmış gibi hissetmesinden bahsediyorum." açıklamasında bulundu.
Hızlı, reklamsız ve yapay zeka özetli haberler için mobil uygulamamızı indirin
Hızlı, reklamsız ve yapay zeka özetli haberler için mobil uygulamamızı indirin